Adam bir süre kadını izledi. Gecenin bu vakti televizyonda ne seyrediyor olabilirdi? Yalnız mıydı yoksa odada başka biri var mıydı? Delikten ancak bu kadarını görebiliyordu. Kadının yalnız olduğuna kanaat getirdi. Acaba otoyol kenarındaki bir motel odasında tek başına ne işi vardı? Ve resepsiyonist neden bu odaya bakmamasını istemişti?

Aklından tam da bunları geçirirken kadının yüzü aniden kapıya doğru döndü ve ona bakmaya başladı. Adam bu beklenmedik hareket karşısında korkuyla kendini geriye doğru attı. Kalbi deli gibi çarpıyordu. Kadın onu fark etmiş miydi? Ses bile çıkarmıyorken bu nasıl olabilirdi? Kendini tedirgin hissetmişti. Belki de onu rahatsız ettim diye düşündü. O da rahatsız olmuştu ve koridoru terk etmek istiyordu. Ellerinden destek alarak ayağa kalktı. İçindeki huzursuzluk verici ürpertiyle odasına yöneldi ve acele ile gözden kayboldu. Yaşadıklarının etkisi ile kısa süre içerisinde yeniden uykuya daldı.

Sabah alarmının sesiyle uyandı genç adam. Yola çıkma vakti gelmişti. Tıraş olup dişlerini fırçaladıktan sonra çantasını alarak odayı acele ile terk etti. Koridora çıkınca dün akşam gördüklerini hatırladı yeniden. Numarasız kapının önünden geçerken bu defa dönüp bakmadı. Odayı birkaç adımla geçmişti ki aniden durdu. Aklına söz geçiremiyordu. Kadının ne yaptığını merak ettiğini fark etti. Gitmeden önce son bir kez bakmalıydı. Geriye dönerek kapının önüne geldi ve dün akşamki gibi gözünü anahtar deliğine dayadı.

Genç adam bu defa gördüğü şeye anlam verememişti. Deliğin gözüne sunduğu tek şey kırmızı renkti. Her yer kıpkırmızıydı.

Adam gözünü delikten çekti, kısa bir süre bekledikten sonra tekrar baktı. Değişen bir şey olmamıştı. Önünde kırmızıdan başka hiçbir şey yoktu.

Adamın aklına dün gece gördükleri geldi. Kadın belli ki onu fark etmiş ve bir daha gözetlenmemek için anahtar deliğini kırmızı bir obje ile bloke etmişti. Başka bir açıklaması olamazdı.

Adam yeniden doğrularak merak içinde resepsiyona doğru yürüdü. Resepsiyonist aynı dün gece olduğu gibi sandalyesinde oturmaktaydı. Takım elbiseli konuğunu görünce hafiften doğruldu. Adam odanın anahtarını ona uzattı. Resepsiyonist anahtarı aldı ve ekledi. “Umarım iyi bir gece geçirmişsinizdir.”

Genç adam hafif tereddüt etse de memnun kaldığını belirtti. Biraz bekledikten sonra dün gece ve bu sabah yaşadıklarını içinde tutamayacağını fark etti. “Aslında gitmeden önce size bir şey söylemek istiyorum.”

Resepsiyonist adama hafiften sırıttı. “Delikten baktınız, değil mi?”

Adam biraz utanç biraz da mahcubiyetle “Maalesef evet, merakıma engel olamadım.” dedi.

Resepsiyonist ayağa kalktı. “Bunu neredeyse herkonuğumuz yapıyor, endişelenmeyin. En iyisi size o odanın hikayesini anlatayım.Zamanında o odada bir adam karısını vahşice öldürmüş. Haliyle bu olaydan sonrauzun süre orada kimse kalmamış. Aradan zaman geçince oda tekrar kullanımaaçılmış ve bir gece kadının biri odaya yerleşmiş. Ancak birkaç saat sonra dehşet içerisinde dışarıyafırlamış. Kadın bir tür kriz geçirmiş ve hastaneye kaldırılmış. Birkaç günsonra ancak kendine gelebilmiş ve o gece yaşadıklarını yetkililere anlatmış.Onlara odada bir kadın gördüğünü söylemiş. Kadının vücudunun her yeri kar gibibeyazmış. Ama gözleri hariç. Söylediğine göre bu kadının gözleri kırmızıymış.”
not:hikaye cemdendinle.com adresine aittir

Edebiýat, broken heart tarapyndan 2 years ago
Teswir ýazmak üçin Içeri gir